KONYASPOR-FENERBAHÇE MAÇI

30'DAN ÖNCE VE 30'DAN SONRA

      Kadroya sakatların da kısmen dönmesiyle birlikte Konyaspor maçında ilk 30 dakika ezici bir üstünlükle ve hatta alışılagelmedik bir presle başlayan Fenerbahçe bu sekansta 2 golü de araya sıkıştırmayı başardı.30. dakikadan sonra gerek skorun verdiği rahatlık veya bu duruma skoru koruma içgüdüsü de diyebiliriz takım biraz geri çekildi.İkinci yarı takımın biraz daha ayağa pas yapılarak oyunun kontrolünü ele geçirmesini beklesem de neredeyse hiç gerçekleşmedi.

    Skoru aldıktan sonra büyük takım da olsanız geriye yaslanabilirsiniz bu kabul edilebilir bir durum bence fakat zaman zaman belki bir 3-5 dakika oyunun kontrolünü almak gerekir.Bunu da yapamazsanız rakibi yaptıgınız kontralarla tehdit etmeniz gerekir ki rakip topyekün kalenize hücum etmesin.Fenerbahçe neredeyse hiç yapamıyor örnek vermek gerekirse Hatay maçının ikinci yarısı,Denizli maçının ikinci yarısı ve kısmen bu maç.Bunları yapamadığınız zaman çok iyi oynadığınız bir ilk yarı olsa bile maçın oyuncusu sizin kaleciniz veya defans hattınızda kritik müdahaleler yapan bir oyuncunuz olması kaçınılmaz oluyor.Bunları yapamamanın nedenlerine gelirsek ki bana göre iki nedeni var.Birincisi organizasyon eksikliği.Takımda bu kadar ayağına mahir oyuncu varken Fenerbahçe takımı baskı yediğinde bile 1. bölgeden 3. bölgeye topu geçirebilmeli.Tabiki bu kadar yüksek baskı varken sürekli yapamazsınız ama Fenerbahçe neredeyse hiç yapamıyor.İkinci nedeni ise ilerde top tutabilecek santrafor eksikliği.Fenerbahçe sezon başında 4 santrafor almış olmasına rağmen hiçbirinden beklediği verimi alamadı.Bir santrafor gol yollarında etkili olabilir fakat takıma katkısı azdır ya da gol yollarında etkisizdir fakat takıma faydası çoktur.Fenerbahçe'nin santraforları ikisini de yapamıyor.İleri şişirilen topların büyük yüzdesi rakibe gidiyor ve Fenerbahçe'nin ileri çıkması neredeyse imkansız hale geliyor.

    Yazımı Pelkasa geçmiş olsun diyerek ve teşekkür ederek bitirmek istiyorum.